State of Emergency
state_of_emergency_logo.jpg (3667 bytes)


   state_of_emergency.jpg (3072 bytes)İlginç konusu, oynanış şekli ve atmosferi ile birkaç sene öncesinin PS2 oyunu şimdi de PC için piyasada.

    Birkaç sene öncesinin PS2 oyunu State of Emergency, şimdi de PC için piyasada. Nedendir bilinmez ama 2 sene gibi bir süreden sonra PC için çıktı. Bu demek olmuyor ki, ancak PC'ler bu oyunu çalıştıracak kapasiteye gelebildiler. Böyle birşey söz konusu değil, zaten oyun konsolda nasılsa, aynen PC'ye çevrilmiş. Bu iyi birşey mi kötü birşey mi tartışılır ama yazının sonunda, bu konuda bir fikriniz olacağına emin olabilirsiniz.

    Zamanında ilgimi çeken oyunlardan birisiydi SoE. Çünkü ilginç bir konusu, oynanış şekli ve atmosferi vardı. PS2'nin ilk çıktığı zamanlardı ve konsolu almak için iyi sebeplerden biriydi bu oyun. Ama şimdi bakıyorum da, öyle çok çekici bir oyun değil. Demek ki 2 sene içinde oyun teknolojilerinde ve benim kafa yapımda bu konuda büyük değişiklikler olmuş.

    1 CD olarak geliyor SOE ve kurulumu sorunsuz olarak gerçekleşiyor. Setup ekranı oldukça sade. Sadece kontrolleri biraz değiştirmeniz gerekebilir. Normalde mouse tuşlarını vuruş tuşları yapmışlar ama ben oyunu mouse ile oynama taraftarı değilim. Klavyeden oynamak en mantıklısı. Zaten toplam 6 tuş var çok kullanılacak, bunları da kafanıza göre klavyeden ayarlarsanız kontrollerde bir problem yok. Oyunun aşırı hızlı ve zor olduğunu hatırlatır, kontrolleri ona göre size en rahat biçimde ayarlamanızı öneririm.

    SOE, başkaldırı ve eylemlerin oyunu. Ayaklanma olmuş, halk ve örgütler ayaklanmış, polis hepsini yatıştırmaya çalışıyor, heryer karman çorman, bir de işin içine mafya girmiş. Herkes birbirini yiyor, herkes birbirinden öc almak istiyor. Böyle karışık bir oyun işte. Siz de bu oyun içinde, değişik karakterlerden birisini seçip, eylemlerinizi yerine getiriyorsunuz.

    Bu eylemler, 2 farklı modda ayrılıyorlar. İlk modda kafanıza göre sağda solda karışıklık çıkartıp, polis dövüp, dükkanstate_of_emergency3.jpg (3577 bytes) yağmalıyorsunuz. Bu Chaos modu. Adı üzerinde. Herkes etrafta koşuştururken siz de ne bulursanız etrafa ateş ediyorsunuz. Tabi etrafa ateş etmek demek herkesi öldürmeniz gerektiği demek değil. Polisler, mafya, değişik çeteler sizin düşmanınız. Bunların elemanlarını öldürürken puan kazanıyorsunuz, ama halka saldırırsanız puanınız düşüyor. Sivillere dokunmak yok. Diğer modda, yani revolution modunda ise değişik çete liderlerinden emirler alıyorsunuz. Bu emirler doğrultusunda ufak eylemler gerçekleştiriyorsunuz. Dükkan bombalamak, suikast, birisini korumak, hedef yok etmek falan gibi. Görevli modu oynamadan önce görevsizi oynayarak oyuna alışmak en mantıklısı, ardından diğer modda devam edersiniz ki eğlenceli mod olan o zaten.

    Oyun 4 farklı alanda geçiyor. Bunlar kapalı ve açık mekanlar olabiliyor. Mekanlar birbirlerine çok benziyorlar, sadece çevrede hafif değişiklikler var. Ne olursa olsun, heryerde insanlar koşturuyor. Oyunun bu kısmını çok iyi yapmışlar. Yüzlerce insan sağa sola koşturuyor, kavga ediyor, etrafı kırıp döküyor, dükkanlardan televizyon veya müzik seti gibi malzemeler çalıyorlar. Herkes kendi halinde takılıyor. Oyundaki panik havası asla azalmıyor, etraf öyle karışık ki, tepenizdeki ok yönü göstermese, gitmeniz gereken yolu bulmanız bir hayli zor oluyor. Açık alanlarda meydana gelen kazalar, milletin bir yöne doğru dere gibi akması çok iyi yapılmış.

    Grafikler, 2 sene öncesinin oyunları gibi. Oyunun PC versiyonu hiç değişmemiş, aynen PSX versiyonu ile aynı. Parlama efektleri ve ateş efektleri bile aynı. Bundan emin olmak içni yeniden eski PS 2 oyununu gözden geçirdim, sadece PC versiyonunda çözünürlük fazla olduğundan, grafikler de dolayısıyla daha keskin oluyor. Başka bir farkı yok. Genelde grafikler güzel aslında, SEGA oyunları gibi, poligonu az karakterlerden oluşuyor. Etrafta yüzlerce karakter olduğnuu düşünürsek, karakterlerin detaylarının ve poligon sayılarının az olması gayet mantıklı. Çevre grafikleri de fazla detaylı değiller. Etrafta gördüğünüz dükkanların camlarını kırıyorsunuz, alarmları çalıyor. Yürüyen merdivenler, ağaçlar, fırlatılabilen çöp tenekeleri veya sandalyeler.. bunların hepsi düşünülmüş detaylar. Çok detaylı çizilmemişler ama oyunun genel atmosferine de ters düşmüyorlar.

    state_of_emergency4.jpg (3183 bytes)Ses efektlerine gelince, aslında oyunun sesleri pek iyi değil. Görevleri verirken konuşma yok, oyun esnasında da fazla konuşma duyamıyorsunuz. Sadece bölümleri seçerken haber bülteni tarzı bir konuşma oluyor ve bir de efektler var. Bunlar patlama, çığlıklar ve silah seslerinden oluşmakta. Ama fazla gerçekçi olmadıkları gibi, kaliteleri de iyi değil. Müzikler gang tarzı, yani zenci kardeşlerimizin müziklerinden. Kulağa pek hitap etmiyorlar ama çakal gençlik için yerinde müzikler.

    Oyunun sistem ihtiyacı oldukça düşük tutulmuş. Zaten bu kadar detaysız grafiklerle fazlası beklenemezdi. Pentium 3 800Mhz işlemci, 128Mb RAM ve 32Mb video kartı işinizi görecektir. Oyun HDD'de 860Mb yer kaplıyor. Bir de DX 9 yüklemek gerekiyor, neden bilmiyorum.

    State of Emergency gayet eğlenceli ama bir o kadar da zor bir oyun. Neyin nerede olduğunu öğrenene kadar 4-5 polis tarafından komaya sokulabiliyorsunuz. Polisler size tanıdık geleceklerdir çünkü hiç anlayışlı değiller. Gerçi öyle bir ortamda da fazla anlayışlı olunması doğru değil. AMa şöyle sağlam bir hile ile hoş vakitler geçirebileceğinizi sanıyorum. Bu nedenle, konsol oyunlarının nasıl olduğunu merak edenlere, sıkı bir aksiyon oyunu oynamak isteyenlere tavsiye ediyorum. En azından piyasada buna benzer bir başka oyun daha yok, bunu da hesaba katarak, aksiyon severlere SOE'yi tavsiye ederim.